DOLAR

40,2607$% 0.13

EURO

46,7252% 0.08

STERLİN

53,9495£% 0.21

GRAM ALTIN

4.319,39%0,53

ONS

3.335,86%0,37

BİST100

10.219,67%-0,06

İmsak Vakti a 02:00
İstanbul AÇIK 31°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
admin

admin

05 Aralık 2025 Cuma

DİĞER YAZARLARIMIZ

Netflix, Warner Bros’u 82.700.000.000 dolara satın alıyor

Netflix, Warner Bros’u 82.700.000.000 dolara satın alıyor
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Netflix, ABD merkezli medya devi Warner Bros’u toplam 82,7 milyar dolarlık şirket değeri üzerinden satın almak için anlaşmaya vardığını açıkladı. Yapılan duyuruya göre, işlemin öz sermaye değeri 72 milyar dolar olarak belirlendi.

Netflix, Warner Bros Discovery stüdyoları ve streaming birimlerini almak için en yüksek teklifi verdi. Şirketten yapılan açıklamada, anlaşmanın hem Netflix hem de Warner Bros. Discovery (WBD) yönetim kurulları tarafından oybirliğiyle onaylandığı belirtildi. Satın almanın, WBD’nin Discovery Global biriminin yeni bir şirkete ayrılma sürecinin tamamlanmasının ardından gerçekleşeceği, bu ayrışmanın ise üçüncü çeyrekte tamamlanmasının beklendiği ifade edildi.

HİSSEDARLARA NAKİT VE NETFLIX HİSSESİ

Anlaşmaya göre her WBD hissedarı, hisse başına 23,25 dolar nakit ve 4,50 dolar değerinde Netflix hissesi alacak. Böylece toplam işlem bedeli hissede 27,75 dolara karşılık geliyor.

Netflix, satın alma süreci tamamlandıktan sonra Warner Bros’un mevcut operasyonlarını koruyacağını duyurdu. Şirket ayrıca entegrasyonun üçüncü yılından itibaren yıllık en az 2-3 milyar dolar maliyet tasarrufu sağlamayı hedeflediklerini bildirdi.

NETFLIX’İN KARLILIĞINA OLUMLU ETKİ BEKLENTİSİ

Açıklamalara göre, satın almanın ikinci yıldan itibaren Netflix’in GAAP hisse başı karına olumlu katkı sağlaması öngörülüyor. İşlemin tamamlanma sürecinin 12 ila 18 ay arasında gerçekleşeceği tahmin ediliyor.

Bu dev birleşme ile Netflix’in küresel içerik üretimi ve dağıtım kapasitesinde büyük bir artış meydana gelmesi beklenirken, sektör uzmanları anlaşmanın dijital yayıncılık alanında dengeleri değiştirecek nitelikte olduğunu vurguluyor.

Kaynak: Haberler.com / Teknoloji

Devamını Oku

Ortaokulda gizemli koku! Özel kıyafetlerle denetlendi, kaynağı belirlenemedi

Ortaokulda gizemli koku! Özel kıyafetlerle denetlendi, kaynağı belirlenemedi
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Kahramanmaraş’ın Dulkadiroğlu ilçesindeki Gaziapaşa Atatürk İlkokulu’nda bazı öğrenciler, kaynağı belirsiz koku nedeniyle öksürmeye başladı.

OKUL TAHLİYE EDİLDİ, AFAD EKİPLERİ SEVK EDİLDİ

Öğrencilerde mide bulantısı ve baş dönmesi şikayeti de görülürken, yöneticiler okulu tahliye etti. İhbar üzerine okula AFAD, UMKE, itfaiye, sağlık, polis ve doğal gaz ekipleri sevk edildi.

Okulda kokudan etkilenen 17 öğrenci hastaneye kaldırıldı

17 ÖĞRENCİ HASTANELİK OLDU

Kokudan etkilenen 17 öğrenci ambulanslarla çevre hastanelere kaldırılarak tedaviye alındı. Ekipler ise öğrencilerin hastanelere kaldırılmalarına neden olan kokunun tespiti için inceleme yaptı. İlk incelemelerde okulun, su, elektrik ve doğal gaz tesisatlarında bir olumsuzluk tespit edilemedi.

Okulda kokudan etkilenen 17 öğrenci hastaneye kaldırıldı

“DİĞER ÇOCUKLARI EVLERİNE GÖNDERDİK”

Olayın ardından İl Milli Eğitim Müdürü Erhan Baydur da okula giderek okul yönetimi ve ekiplerden bilgi aldı. Daha sonra bir açıklama yapan Baydur, öğrencilerin sağlık durumlarının iyi olduğunu söyledi. Öğrencilerin şu an gözlem amaçlı hastanelerde tutulduğunu belirten Baydur, “Bir gazdan kaynaklı önce birkaç çocuğumuzda başlayan mide bulantısı şeklinde bir sorun var. Arkasından bundan etkilenen birkaç çocuğumuz daha oldu. Onları tedbir amaçlı hastaneye gönderdik ama hepsinin sağlık durumu iyi. Sadece kontrol amaçlı gözlem yapılıyor şu an hastanede. Toplamda 17 öğrencimiz gözlem amaçlı hastanede bekliyor. Tabii konunun detayını çok bilemediğimiz için risk almama adına diğer çocuklarımızı da evlerine gönderdik yarım gün eğitime ara vermiş olduk” diye konuştu.

Okulda kokudan etkilenen 17 öğrenci hastaneye kaldırıldı

KOKUNUN KAYNAĞI ARANIYOR

Kokunun kaynağının tespiti için ekiplerin çalışmasının devam ettiği belirtildi.

Okulda kokudan etkilenen 17 öğrenci hastaneye kaldırıldı

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Devamını Oku

Cumhurbaşkanı Erdoğan 17 yıl önceki manşeti hatırlattı: Bunu nasıl unutabiliriz?

Cumhurbaşkanı Erdoğan 17 yıl önceki manşeti hatırlattı: Bunu nasıl unutabiliriz?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “Uluslararası Yerel Yönetimlerde Kadın Zirvesi”nde açılışında dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu. Konuşmasında Hürriyet’in meclisteki türban oylaması sonucunda 10 şubat 2008’de attığı manşeti hatırlatan Erdoğan, “Bunları hiçbir zaman unutmadık, unutmayacağız” ifadelerini kullandı.

“Meclis’e başörtüsüyle girdiği için adeta linç edilen kadınlarımızı nasıl unutabiliriz, üniversitelerde yürütülen cadı avını nasıl unutabiliriz, 411 el kaosa kalktı manşetini nasıl unutabiliriz?” diyen Erdoğan, “Bugün sesleri eskisi kadar çıkmasa da siyasette, bürokraside varlığını hala sürdüren kadın hakları cellatlarını nasıl unutabiliriz? Bunları hiçbir zaman unutmadık, unutmayacağız. Türkiye kadın hakları konusunda altın yıllarını bizim dönemimizde yaşıyor. Sosyal hayatta, kamuda, ticarette ve siyasette hak ettikleri yerlere gelmeleri için yoğun bir çaba içindeyiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan 17 yıl önceki manşeti hatırlattı: Bunu nasıl unutabiliriz?

Erdoğan’ın konuşmalarından satırbaşları;

“Aziz İstanbullular, AK Parti Kadın Kolları Başkanlığımızın değerli yöneticileri, değerli kadın belediye başkanlarımız, belediye meclis üyelerimiz, saygıdeğer misafirler, hanımefendiler, beyefendiler, sizleri en kalbi duygularımla, hürmet ve muhabbetle selamlıyorum.

AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları tarafından düzenlenen Uluslararası Yerel Yönetimlerde Kadın Zirvesinde sizlerle bir arada olmaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyorum. Zirveye katılan değerli misafirlerimize; Avrupa’dan Asya’ya, dünyanın farklı köşelerinden ülkemizi ve İstanbul’umuzu teşrif eden kıymetli yerel yönetici ve temsilcilere ‘Hoş geldiniz, sefalar getirdiniz’ diyorum. AK Parti Kadın Kolları Başkanlığımızı, Sayın Başkan ve ekibini; zirvede emeği ve katkısı olan tüm arkadaşlarımı tebrik ediyorum. Katkı sağlayan tüm hocalarımıza ve misafirlerimize de şimdiden şükranlarımı sunuyorum. Dün başlayan ve yarın sona erecek zirvemizde ‘Kadınla Yükselen Şehirler’ teması altında önemli meseleler masaya yatırılacaktır.

Bu kapsamda; Türkiye’de şehircilik vizyonu ve konut politikası, Şehircilikte kadın ve aile politikaları, Akıllı şehirler, enerji yönetimi ve dijital dönüşüm, Göç, göçmen politikaları ve sosyal uyum, İklim değişikliği, çevre ve sürdürülebilirlik gibi başlıklarda paneller düzenlenecek ve konular açık yüreklilikle değerlendirilecektir.

Birbirinden seçkin isimlerden gelen tenkit, tespit ve tekliflerin, başta partimiz ve hükümetimiz olmak üzere hepimiz açısından yol gösterici olacağına samimiyetle inanıyorum.

“EN ÇOK YÜKÜ KADINLAR ÇEKİYOR”

Şurası bir gerçek ki, kırsaldan kentlere doğru göçün artmasıyla birlikte tüm dünyada kadın odaklı şehircilik politikalarına duyulan ihtiyaç her geçen gün kendisini daha fazla hissettiriyor. Daha önce de ifade ettiğim gibi, kadınların omuzlarındaki yük giderek daha da ağırlaşıyor. Kadınlardan bir taraftan geleneksel sorumluluklarını yerine getirmeleri, diğer taraftan da çalışma hayatının içinde bizzat yer alarak aile bütçesine destek olmaları bekleniyor.

Kadınlar, eskiden olduğu gibi hem aileyi çekip çevirmeye çalışırken hem de çalışma hayatının zorluklarını, sıkıntılarını omuzlamak zorunda kalıyor. Aynı şekilde savaşların, çatışmaların, ekonomik krizlerin, sosyal ve siyasal huzursuzlukların yükünü herkesten fazla kadınlar çekiyor. Dolayısıyla değişimi, teknolojiyi, aşırı ve sağlıksız şehirleşmenin getirdiği sorunlarla üç boyutlu şehircilik tasarımını konuştuğumuz bir dönemde tertiplenen bu zirveyi çok ama çok isabetli buluyorum. Zirvenin ufuk açıcı tartışmalara ve somut sonuçlara vesile olmasını canı gönülden temenni ediyorum.

Burada şu hususun altını dikkatle çizmek istiyorum: İdeal ve adil bir toplumsal hayat, ancak kadınların söz ve hak sahibi olmalarıyla mümkündür. Toplum hayatında olduğu gibi şehir hayatı ve yerel yönetimlerde de kadınların etkili olmaları kritik önemlidir. Çünkü her şehir, insanların topluluk hâlinde yaşadığı her yerleşim birimi, aynı zamanda o insanların evi, yuvası mesabesindedir.

“KADININ OLDUĞU YERDE BARIŞ OLUR”

Kadının olduğu yerde barış olur. Kadının olduğu yerde birlik olur. Kadının olduğu yerde dirlik olur. Kadın elinin değdiği yerde huzur ve düzen olur. Kadının güçlü olduğu yerde gelişme olur. İlerleme olur. Tıpkı medeniyetimiz gibi şehirlerimizin de anaç karakterde olması işte bu hakikatin tezahürüdür.

Bakınız, kadınların kurucu aklı o kadar kıymetlidir ki bunu gündelik hayatta eşlerden birinin vefat ettiği ailelerde çok net görebiliriz. Eşlerden evin erkeği rahmetli olmuşsa, kadın dirayetiyle, metanetiyle, şefkatiyle aileyi kanatları altına alarak tüm bireylere sahip çıkar. Eşi vefat ettikten sonra o ocak sönmüyorsa, başında kadın olduğu içindir. O aile dağılmıyorsa, kadının kurucu ve kuşatıcı fıtratı sayesindedir. Toplumun çekirdeği olan aile, evvel emirde nasıl kadınların fedakârlıkları, gayretleri, emekleri sayesinde ayakta duruyorsa; toplumsal hayatta da şehirler, ülkeler, milletler kadınlar sayesinde ayakta durur.

Kemal Tahir’in ifadesiyle devletimizi “devlet ana” yapan kadınlardır. Sizlerin şahsında, siyasi hayatım boyunca beraber yol yürüdüğüm tüm hanım kardeşlerime, dava ve mücadele arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Yine buradan, 81 vilayetimizde yerel yönetimlerde çalışan tüm kadınlara, siyasete ve belediyelere kadın eli değdiren tüm hanım kardeşlerime en kalbi selamlarımı, muhabbetlerimi gönderiyorum.

Ressam, şair, bu ülkenin değerlerini sanata dönüştüren Bedri Rahmi Eyüboğlu, kadınlar için şöyle diyordu: ‘Seni düşündüm şükrederek. Su gibi aziz olasın, her daim ekmek gibi mübarek.’

Evet, başta eşim ve çocuklarım olmak üzere, her biri şükür vesilesi olan, her biri ekmek gibi, su gibi aziz olan bütün hanımlara, bütün hanım kardeşlerime; ülkemize, milletimize ve hareketimize yaptıkları eşsiz katkılar için şükranlarımı sunuyorum.

Değerli yol ve dava arkadaşlarım, saygıdeğer misafirler, bugün ülkemizde kadın hakları açısından önemli bir düzenlemenin doksan birinci yıl dönümüdür. 1930 yılında önce belediye seçimlerinde seçme ve seçilme hakkı elde eden kadınlar, dört yıl sonra, 5 Aralık 1934’te Anayasa ve Seçim Kanunu’nda yapılan değişikliklerle milletvekili seçme ve seçilme hakkı kazanmıştır. Böylece ülkemizde kadınlar, Avrupa’daki hemcinslerinden çok daha evvel seçme ve seçilme hakkına kavuşmuşlardır. 1935 yılında gerçekleştirilen ilk genel seçimlerde de 17 kadın milletvekili Meclis’te temsil hakkına sahip olmuşlardır. Temel hak ve özgürlüklerin kullanımında eşit muamelenin önünü açan bu önemli düzenlemenin 91. yıl dönümü kutlu olsun diyor, buradaki hanım kardeşlerimin şahsında ülkemizdeki tüm kadınların 5 Aralık Kadın Hakları Günü’nü canı gönülden tebrik ediyorum.

“UYGUR DÖNEMİNE AİT YAZITLARDA ‘ANA’ SÖZCÜĞÜ HER ZAMAN ‘BABA’ SÖZCÜĞÜNDEN ÖNCE GELİR”

Burada şunu da ifade etmek isterim, değerli kardeşlerim, kadınlar, milletimizin kadim tarihinde hep müstesna bir konumda oldular. Uygur dönemine ait yazıtlara bakıldığında ‘ana’ sözcüğünün her zaman ‘baba’ sözcüğünden önce geldiği görülür. Tabiri caizse, çift başlı kartalın biri kadın, diğeri erkektir. Kartalın bir başı hakan ise diğer başı hatundur. Tarihimizde Ertuğrul Gazi’nin annesi Hayme Ana gibi, Osman Gazi’nin eşi Bala Hatun gibi, Orhan Gazi’nin eşi Nilüfer Hatun gibi, Ankara’da metfun Melike Hatun gibi nice öncü ve örnek kadın şahsiyetler vardır. O fedakâr, o cefakâr, o özgüven ve azim sahibi kadınları hep şükranla, minnetle yâd ediyoruz. Bugün de bir kez daha rahmetle anıyoruz.

Kadınlar, İstiklal Harbimizde de son derece mühim roller üstlenmişlerdir. Şehir şehir dolaşarak Kuvay-i Milliye’yi ve Millî Mücadele’yi halka anlatan, bebeği kucağında olduğu hâlde cepheye mermi taşıyan; “Ben cephe gerisinde değil, cephede erkeklerle birlikte savaşacağım” diyerek işgalcilere kök söktüren yiğit kadınlar, erkeklerle birlikte bu topraklar için can verdiler. Bize üzerinde özgürce yaşayacağımız bir vatan bıraktılar.

Cumhuriyetimizin kuruluşu ve yükselişinde de kadınlar her zaman ön safta yer aldılar. 1930 ve 1934’te yapılan düzenlemelerle kadınların bu mücadelesi onurlandırılmış, bir nevi hakları teslim edilmiştir.

Gazi Mustafa Kemal bu hakkın verilmesinin ardından şöyle demişti: “Medeni memleketlerin birçoğunda kadından esirgenen bu hak bugün Türk kadınının elindedir ve onu selahiyet ve liyakatle kullanacaktır.” Evet, bizzat kendi ifadesiyle kadınların liyakat ve selahiyetle kullanmaları için verilen bu hak, Gazi’nin vefatından sonra gelenler tarafından sabote edilmiş, çeşitli kısıtlamalar ve yasaklarla aşındırılmıştır.

“SEÇİLME HAKKINDAN MAHRUM BIRAKILDILAR”

Sevgili dostlarım, doğrusu kadınlar bu anayasal haklarını uzun yıllar selahiyetle, liyakatle ve özgürce kullanamadılar. Görünür görünmez birçok engelle karşılaştılar. Mesela başörtüleri dolayısıyla seçilme hakkından mahrum bırakıldılar. Mesela üniversiteyi kazandıklarında karşılarında ikna odalarını buldular. Mesela kimi zaman kılık kıyafetlerinden, kimi zaman mezun oldukları okullardan ötürü ayrımcılığa uğradılar. 28 Şubat’ın baskıcı atmosferinde binlerce kadın eğitim, çalışma, kamuda istihdam haklarından feragat etmek zorunda kaldı. Kadınlar yıllarca inanç değerleriyle okulları, eğitimleri, meslekleri arasında çok travmatik tercihler yapmak mecburiyetinde bırakıldı. Bunların hepsini beraber yaşadık. Biliyorum ki şu an bu salonda bulunan bütün arkadaşlarımın da önemli bir kısmı bu ayrımcılığı iliklerine kadar yaşadı.

“YÜRÜTÜLEN CADI AVLARINI UNUTAMAYIZ”

Şimdi ben buradan soruyorum, Meclise başörtüsüyle girdi diye adeta linç edilen kadınları hangimiz nasıl unutabilir? Okullarda, üniversitelerde yürütülen cadı avını nasıl unutabiliriz?

Unutmayın, ‘411 el kaosa kalktı’ manşetinin temsilcisi olduğu karanlığı nasıl unutabiliriz?

Başörtüsü yasağının sürmesi için Anayasa Mahkemesinin kapısında nöbet tutan CHP ve özgürlük düşmanı zihniyetini nasıl unutabiliriz?

Bugün sesleri eskisi kadar çok çıkmasa da medyada, sosyal medyada, iş dünyasında, siyasette, bürokraside varlığını hâlen devam ettiren kadın hakları cellatlarını nasıl unutabiliriz?

Bunları unutmadık. Unutmuyoruz. Ve hiçbir zaman unutmayacağız.

Değerli misafirler, çok değerli yol arkadaşlarım, her ne kadar kadınlar seçme seçilme hakkını 91 sene önce elde etmiş olsalar da, maalesef bu haklarını hiçbir kısıtlama olmadan kullanmaları uzun, sancılı, zorlu ve bedellerle dolu bir mücadeleyi gerekli kılmıştır.

Burada şu gerçeği büyük bir gururla ifade etmek arzusundayım: Türkiye, kadın hakları konusunda kelimenin tam manasıyla altın yıllarını bizim dönemimizde yaşıyor. Yıllarca bu meselenin edebiyatını yapanlar hiçbir adım atmazken biz, hanım kardeşlerimizin sosyal hayatta, kamuda, ticarette ve en önemlisi siyasette hak ettikleri yere gelmeleri için yoğun bir gayret içindeyiz.

“KADINLARIN İŞ GÜCÜNE KATILIM ORANI EYLÜL İTİBARIYLA YÜZDE 35,7 OLDU”

Bunu son 23 yılın rakamlarına göz attığınızda zaten görüyorsunuz. Göreve geldiğimizde kadınların iş gücüne katılım oranı %27,9’du. 2025 Eylül ayı itibarıyla bu rakam %35,7’ye yükseldi. Parlamentodaki kadın milletvekillerinin sayısı 24. Kadın temsil oranı ise sadece %4,4’tü. 2023 Mayıs seçimleriyle meclisteki kadın milletvekillerinin sayısı 119’a, temsil oranı ise 5 kat artarak %19,83’e çıktı. Kadın muhtarların sayısı 117’den 2001’e yükseldi. Kadın kamu çalışanlarının oranı 2024 yılı itibarıyla %43,4’e ulaştı. Kadın valilerimizin sayısını 4’e, kadın kaymakamlarımızın sayısını ise 3,7 katına çıkardık. 2002’de kadın büyükelçilerimizin sayısı sadece 14 iken bugün 80 kadın büyükelçimiz var.

Nereden? Nereye? 26.000’i aşkın hâkim ve Cumhuriyet savcımızın 10.372’si kadın yargı mensuplarımızdan oluşuyor.Kadın akademisyenlerin sayısında da ciddi artış oldu. Kadın profesörlerimizin oranı ise değerli kardeşlerim, %24’ten %36’ya; doçentlerimizin oranı %31’den %44’e; öğretim görevlilerimizin oranı %36’dan %53’e yükseldi.

Sadece 23 yıl gibi kısa bir sürede işte bütün bunları başardık. Mahkeme kapılarından ayrılmayan muhalefete, kadın hakları meselesini marjinal ideolojilerine paravan yapan çeşitli yapılara rağmen başardık. Bu mücadeleyi sonuna kadar sizlerle birlikte sürdüreceğiz.

AK Parti Genel Başkanı ve Türkiye Cumhurbaşkanı olarak bu kardeşinizin hak ve adalet mücadelenizde daima sizlerin yanında olacağını, bu mücadeleyi sizlerle kalp kalbe yürüteceğini bilmenizi istiyorum. Rabbim yol ve mücadele arkadaşlığımızı daim eylesin diyorum.

“EL DEĞİŞTİREN BELEDİYELER HIZLA İRTİFA KAYBEDİYOR, SORUNLAR KRONİKLEŞİYOR”

Değerli misafirlerim, çok değerli kardeşlerim; biz, ufkunu, vizyonunu, ülkeye ve millete hizmet aşkını yerel yönetimlerde ortaya koymuş, orada pişmiş, yetişmiş bir siyasi geleneğin temsilcileriyiz. Şahsım başta olmak üzere milletin gönlünde ve hafızasında yer edilen birçok isim, belediyelerdeki çalışmaları ve başarılarıyla temayüz etti. Parti olarak yerel düzeyde kazanılan birikimi merkezi idareye, merkezde edinilen tecrübe ve vizyonu da mahalli idareye taşımaya önem verdik.

Ankara’da milletvekili veya bakan olarak tüm Türkiye’ye hizmet etmiş arkadaşlarımızdan bazıları, belediye başkanı olarak kendi illerine de hizmet ettiler; gözümüzü kabartan işlere imza attılar ve atıyorlar. Kadın belediye başkanlarımız ve meclis üyelerimiz, yerel düzeyde AK Parti’nin eser ve hizmet siyasetinin temsilciliğini başarıyla yerine getiriyor.

Yerel yönetimlere kadın eli değdiğinde orada sadece estetik, nezaket ve özverinin değil; aynı zamanda başarının, sabrın, vizyonun, şefkatin ve kararlılığın da olduğunu memnuniyetle görüyoruz. Biz de kendilerine her türlü desteği veriyoruz. Vermeyi de sürdüreceğiz.

“KİFAYETSİZ KİŞİLERİN YÖNETİMİNDE BELEDİYELER HIZLA İRTİFA KAYBETTİ”

Şu gerçeğin hepimiz gayet farkındayız: Türkiye’nin kalkınmasında, gelişmesinde, bilhassa vatandaşa dokunan hizmetlerin icrasında mahalli idarelerimiz hayati roller üstlenmektedir. Belediyeler iyi çalıştığında, halka iyi hizmet ettiğinde merkezi idarenin vizyonunu tamamlayıcı bir işlev görmektedir. Tersi durumda ise vatandaş hak ettiği hizmete kavuşamamakta, iller ve ilçeler arasında halka sunulan hizmetlerin kalitesinde fark oluşmaktadır. 2019 seçimleri sonrasında el değiştiren birçok belediyede bunu bizzat tecrübe ettik. Hizmet ve eser yerine reklamı önceleyen kifayetsiz kişilerin yönetiminde belediyelerimiz hızla irtifa kaybetti. Daha önce pürüzsüz işleyen hizmetlerde aksaklıklar yaşanmaya başladı. Trafik, toplu taşıma, temizlik hizmetleri, çevre düzenlemeleri gibi temel hizmet alanlarında bırakın iyiye gitmeyi, sorunlar derinleşti, kronikleşti, büyüdü, daha da içinden çıkılmaz hâle geldi.

Sorunlar özellikle yolsuzluk, rüşvet, irtikam, kamu malını talan etme; bunun yanında ahlak ve hukuk dışı skandallar, ne yazık ki Türkiye’yi bir tahribatla karşı karşıya bıraktı.

Bütün bunları eklediğimizde ortaya çok daha vahim bir tablo çıkıyor. Biz, 86 milyonun sorumluluğunu taşıdığımız için kötü gidişe engel olmak adına her türlü çabayı gösteriyoruz. Belediyelerin yetişemediği yerlere biz ulaşıyoruz. Kaynakların verimli ve etkin kullanılması için üzerimize düşeni yapıyoruz. Hizmet etme isteğini desteklerken, milletin malının çarçur edilmesine de yasal sınırlar çerçevesinde müsaade etmiyoruz. Bundan sonra da aynı çizgide bu yola devam edeceğiz. Hiçbir ayrım yapmadan şehrine hizmet edenin yanında olacağız; yine hiçbir ayrım yapmadan şehrini yağmalayanın karşısında olacağız.

Bakın, bunu özellikle şunun için ifade ediyorum: Gelinen noktada artık daha farklı bir yaklaşımla belediyeciliğe bakmamız gerekiyor. Şehirlerinin daha yaşanılabilir, daha huzurlu, daha sağlıklı olması bugünden atacağımız adımlara bağlıdır. Bir yandan mevcut sorunları çözerken, diğer yandan da asırlık vizyonlarla şehirlerimizi geleceğe hazırlamak durumundayız.

“ÇEVRE KİRLİLİĞİ VE İSRAFIN ÖNÜNE GEÇMEK MECBURİYETİNDEYİZ”

Örneğin enerji ihtiyacının arttığı gerçeğinden hareketle, enerji planlaması ve yönetimine uygun bir şehircilik politikasını yerleştirmek zorundayız. Sıfır atık çalışmalarını yoğunlaştırarak, yaygınlaştırarak şehirlerimizin en büyük sorunu haline gelen çevre kirliliği ve israfın önüne geçmek mecburiyetindeyiz.

Bir başka mesele göçmen politikaları ve sosyal uyum çalışmalarının yapılmasıdır. Bu konuda mahalli idarelerin hazırlıklı olması, yol haritalarını oluşturması ve suya düşmeden yüzmeyi öğrenmiş olması büyük önem arz ediyor. Bunun yolu ise şehir bilincini geliştirmekten, sosyal uyum ve dayanışmayı önemsemekten, şehrin tarihi ve kültürel dokusunu korumaktan geçiyor.

Kadın Belediye Başkanlarımızın bugünün işlerini hakkıyla yaparken, yarının şehirlerini kurma çalışmalarını da ihmal etmeyeceğine inanıyorum. Her birinize şimdiden muvaffakiyetler diliyorum. Rabbim yolunuzu, bahtınızı açık etsin diyorum. Bu düşüncelerle Uluslararası Yerel Yönetimlerde Kadın Zirvesi’nin başarılı geçmesini temenni ediyor, zirvenin düzenlenmesinde emeği ve katkısı olan herkese, bilhassa kıymetli misafirlerimize teşekkür ediyorum. Sizleri sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Kalın sağlıcakla.”

Olgun Kızıltepe Olgun Kızıltepe Haberler.com – Politika

Devamını Oku

Gözaltına alınan ünlü sunuculardan ilk görüntü

Gözaltına alınan ünlü sunuculardan ilk görüntü
0

BEĞENDİM

ABONE OL

İstanbul’da jandarma ekipleri tarafından ünlü isimlere yönelik düzenlenen uyuşturucu operasyonunda spiker Ela Rumeysa Cebeci, Meltem Acet ve Hande Sarıoğlu gözaltı kararı verildi. Gözaltılar, ünlülere yönelik düzenlenen ikinci dalga uyuşturucu soruşturması kapsamında yapıldı.

BAŞKA İSİMLER DE GÖZALTINDA

Gözaltına alınan isimlerin yalnızca bu üç kişiyle sınırlı olmadığı, başka tanınmış kişilerin de ifade işlemleri için adliyeye sevk edildiği öğrenildi. Yetkililerden resmi açıklama beklenirken, soruşturmanın kapsamının genişletilebileceği ifade ediliyor.

Gözaltına alınan ünlü sunuculardan ilk görüntü

GÖZALTINDAKİ ÜNLÜ SUNUCULARDAN İLK GÖRÜNTÜ

Soruşturma kapsamında gözaltına alınan spikerler Ela Rümeysa Cebeci ve Meltem Acet’ten ilk görüntü de geldi. Ünlü spikerler sağlık kontrolünden geçirilmek üzere Seyrantepe Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne getirildi.

Gözaltına alınan ünlü sunuculardan ilk görüntü

SARIOĞLU’NDAN İLK AÇIKLAMA GELDİ: BENLİK BİR DURUM YOK

Öte yandan Hande Sarıoğlu, konuya ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:”Ailem, arkadaşlarım, beni takip eden dostlarım, Ankara’da evimdeyim. Şimdi yola çıkıp İstanbul’a geliyorum. Herkes beni arıyor anlıyorum, ben de durumu anlamak için gideceğim ifademi vereceğim. Bilgi sahibi olduğum zaman sizlerle paylaşırım. Adımın geçtiği herhangi bir paylaşıma itibar etmeyin. Alakam olmayan bir durum konusunda adımız geçmiş, ben de gidip ifade vereceğim. Teşekkür ederim herkes merak etmiş. Endişelenmeyin benlik bir durum yok. Sadece ifade vereceğim.”

Gözaltına alınan ünlü sunuculardan ilk görüntü

Kaynak: Haberler.com / Yaşam

Devamını Oku

Talep kabul edildi, Rojin’in telefonu incelenmek üzere İspanya’ya gidiyor

Talep kabul edildi, Rojin’in telefonu incelenmek üzere İspanya’ya gidiyor
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Eğitim Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümü birinci sınıf öğrencisi Rojin Kabaiş, 27 Eylül 2023’te kaldığı yurttan ayrıldıktan sonra kayboldu. Kabaiş’in, 15 Ekim’de Van Gölü kıyısındaki Mollakasım Mahallesi sahilinde cansız bedeni bulundu.

GÖĞÜS VE VAJİNA İÇ BÖLGESİNDE İKİ AYRI ERKEĞE AİT DNA TESPİT EDİLDİ

Soruşturma kapsamında Adli Tıp Kurumu Biyolojik İhtisas Dairesi’nin 10 Ekim’de dosyaya giren raporunda, Kabaiş’in göğüs ve vajina iç bölgesinde iki ayrı erkeğe ait DNA tespit edildiği belirtildi. Olay yerinden Adli Tıp Kurumu Van Grup Başkanlığı Morg İhtisas Dairesi’ne nakil sürecinde cenazeye temas etmiş olabileceği değerlendirilen kişilere yönelik kapsamlı DNA taraması yapıldı. İlk etapta 134 kişinin DNA profili karşılaştırılırken, bu sayı son olarak 195’e çıktı. Üniversite ve yurt güvenlik görevlilerinden de DNA örneklerinin alındığı, kıyaslanacak profil sayısının artabileceği ifade edildi.

Talep kabul edildi, Rojin'in telefonu incelenmek üzere İspanya'ya gidiyor

BAKAN TUNÇ’UN GİRİŞİMLERİ SONUÇ VERDİ

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, geçen günlerde İspanya Adalet Bakanı ile yaptığı görüşmede, Van Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmanın büyük bir titizlikle sürdüğünü, Kabaiş’e ait cep telefonunun çözülmesinin soruşturma açısından kritik öneme sahip olduğunu vurgulayarak İspanyol makamlarından destek talep ettiğini açıkladı. İspanya Adalet Bakanı Garcia da Rojin Kabaiş dosyasını yakından takip ettiklerini, Türk makamlarının adli yardımlaşma talebini savcılık ve polis birimlerine ilettiklerini belirterek, dijital verilerin polis tarafından temin edileceğini ve İçişleri Bakanının da süreç hakkında bilgilendirildiğini belirtti. Garcia, gerekli işlemlerin en kısa sürede sonuçlandırılması için talimat verildiğini ifade etmişti.

Talep kabul edildi, Rojin'in telefonu incelenmek üzere İspanya'ya gidiyor

TELEFONU İNCELENMEK ÜZERE İSPANYA’YA GİDİYOR

Adalet Bakanı Tunç’un girişimleri sonucu İspanya makamlarınca uluslararası istinabe talebinin kabul edildiği belirtildi. Kabaiş’in cep telefonundaki dijital verilere erişim sağlanması amacıyla cihazın Türkiye’den 2 görevli ile birlikte İspanya’ya gönderileceği, telefonun burada kriminal incelemeye tabi tutulacağı bildirildi. Soruşturmanın seyrini etkileyebilecek nitelikteki dijital incelemenin tamamlanmasının ardından elde edilecek verilerin Türkiye’ye ulaştırılması bekleniyor.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Devamını Oku