DOLAR

38,4851$% -0.03

EURO

44,0675% 0.04

STERLİN

51,6211£% -0.31

GRAM ALTIN

4.089,98%-0,36

ONS

3.309,26%-0,23

BİST100

9.224,84%-0,88

İmsak Vakti a 02:00
İstanbul PARÇALI BULUTLU 12°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Bakan Tunç, Türk Yargısı Bağımsızdır

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç,  “Türk yargısı bağımsızdır, tarafsızdır. Anayasaya göre, kanunlara göre, delillere göre karar verir. Türk yargısı terörden de hesap sorar, teröristten de hesap sorar, yolsuzluk yapandan da hesap sorar." dedi.

ad826x90

Ankara-BHA

Bakan Tunç, Atatürk Orman Çiftliği’nde düzenlenen “Şehit Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz Adalet Ormanı Fidan Dikim Töreni”ne katıldı.

Burada konuşan Adalet Bakanı Tunç, 10 yıl önce şehit olan Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’ın anısına oluşturdukları Adalet Ormanı’nın fidan dikim töreni için bir araya geldiklerini belirtti.

BUGÜNE KADAR 2 MİLYON 329 BİN AĞAÇ TOPRAKLA BULUŞTU

Mehmet Selim Kiraz’ın, adaletin tecellisi için millet adına yargı görevini yaparken teröristler tarafından şehit edildiğini aktaran Adalet Bakanı Yılmaz  Tunç, onun izinden giden yargı mensuplarının ve adalet tecellisinde görev alan herkesin, mirasına sahip çıkarak daha kuvvetli şekilde yollarına devam edeceğini ve şehidin emanetine her zaman sahip çıkacaklarını söyledi.

Bugün 2 bin 25 fidanın toprakla buluşacağını, şu ana kadar Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü ile Orman teşkilatının katkılarıyla 620’ye yakın Adalet Ormanı’nın Türkiye genelinde oluşturulduğunu aktaran Bakan Tunç, bugüne kadar proje kapsamında 2 milyon 329 bin ağacın toprakla buluştuğunu, 3 milyon 900 bin ağacın bakımının ise açık cezaevlerinde bulunan hükümlüler ve denetimli serbestlik yükümlüleri tarafından yapıldığını dile getirdi.

ŞİDDET ÇAĞRISI, HİÇBİR ZAMAN HUKUK TARAFINDAN KORUNAMAZ

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, teröre ve terör örgütlerine karşı mücadelelerini sonuna kadar sürdüreceklerini belirterek, “Terörsüz Türkiye hedefiyle inşallah çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz ve 40 yıldan bu yana ülkemizin her türlü gelişmesinde, kalkınmasında engel olan terör bağından da inşallah kurtulmanın eşiğindeyiz.” dedi.

Terörün, şiddetin her türlüsüne karşı olduklarını vurgulayan Adalet Bakanı Tunç, şöyle konuştu:

“Teröre, vandallığa, şiddete karşı adaletle, hukukla cevap vermeye devam edeceğiz. Ayrıca toplumun huzurunu, kamu güvenliğini tehdit eden gelişmelere karşı elbette görev ve sorumluluklarımızı aksatmadan yerine getirmekle mükellefiz. İfade hürriyetinin görünüm biçimi olan toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı da dahil olmak üzere temel insan haklarının sonuna kadar kullanılmasından yanayız. Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı, yalnızca kişilerin kendini ifade etme özgürlüğü değil, aynı zamanda toplumsal yapının gelişmesi, insanlık değerlerinin savunulması ve adaletin sağlanması adına önemli bir haktır. Demokrasi, bireylerin seslerini duyurabildikleri, fikirlerini özgürce ifade edebildikleri bir zeminde hayat bulur. Ancak bu hakkın kullanılmasındaki amaç, hiçbir zaman nefretin, şiddetin ya da hoşgörüsüzlüğün hakim olduğu bir ortam oluşturmak olmamalıdır. Çünkü her insanın düşüncelerini ifade ederken başkalarının haklarına ve güvenliğine saygı göstermesi demokratik bir toplumun temellerinden biridir.”

Bakan Tunç, “Şiddet hiçbir zaman düşünce ve ifade özgürlüğünün, toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının bir aracı olamaz, olmamalıdır.” diye konuştu.

Adalet Bakanı Tunç, Anayasa’nın 26. maddesi ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 10. ve 11. maddeleri, ayrıca Birleşmiş Milletler Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi’nin 19. maddesinin ifade özgürlüğü ve gösteri hakkını güvence altına alan evrensel ilkeler olduğunu belirtti.

Bu hakların şiddet çağrısı ya da kamu düzenini tehdit eden eylemler için asla bir dayanak olamayacağını vurgulayan Bakan Tunç, şiddetin, toplumsal huzuru bozan ve bireysel hakları ihlal eden bir tehdit oluşturduğunu dile getirdi.

Adalet Bakanı Tunç, “Bu nedenle, şiddet içeren toplantılar ve gösteriler, hem demokratik değerlerle hem de insan hakkıyla asla bağdaşmaz. Bu bağlamda devam eden adli soruşturmalar hedef alınarak sokakları terörize etmenin, kamu düzenini bozmaya dönük söylem ve eylemlerde bulunmanın suç teşkil ettiği unutulmamalıdır.” diye konuştu.

BOYKOT ÇAĞRISIYLA EKONOMİMİZİN HEDEF ALINMASI ÇOK TEHLİKELİ VE YANLIŞ

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, günlerdir yalan ve iftiralar üretilerek bağımsız ve tarafsız Türk yargısına saldırıldığını, kamu düzenini bozma pahasına güvenlik güçlerini marjinal gruplara hedef göstererek çok tehlikeli bir provokasyona girişildiğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın merhum annesine hakaret edilerek milletin sabrının zorlandığını söyleyen Bakan Tunç, yapılan hakaretleri lanetlediklerini bildirdi.

İbadet yerleri başta olmak üzere ortak milli ve manevi değerlere yönelik çirkin eylemlerin sorumlusunun saldırgan ve provokatif dil olduğunu aktaran Adalet Bakanı Tunç, şunları kaydetti:

“Meydanlarda kontrolsüz gruplar önünde kışkırtıcı bir dil kullanılarak ülkemizin büyümesine katma değer sağlayan markalarının isim isim hedef gösterilmesi, boykot çağrısı yapılması ve bu yolla ekonomimizin hedef alınması çok tehlikeli ve yanlış bir yaklaşımdır. İfade özgürlüğünün, halkın doğru bilgilendirilmesinin teminatı ve demokrasinin olmazsa olmazı basın kuruluşlarının yine düşmanca bir tutumla isimlerinin anılması, tezahüratlarla yuhalanması basın özgürlüğüne bir darbedir. Yayın politikası ne olursa olsun bugüne kadar hiçbir basın kuruluşu bu şekilde hedef alınmamıştır. Medyanın, kamuoyunu doğru bilgilendirme görevini yerine getirmesinden, yargının yürüttüğü soruşturmalara dair haberleri duyurmasından rahatsız olanlar, suçluluk psikolojisiyle yabancı basın kuruluşlarına ülkemizi şikayet etmekten de geri durmamaktadır. Yabancı bir yayın kuruluşuna ‘Türkiye’de yargı bağımsız değil’ demek çirkin bir algı operasyonundan başka bir şey değildir.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Özgür Özel: 2019'da Saraçhane'yi Ekrem İmamoğlu'na emanet ettiler

HIZLI YORUM YAP