Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Mert Sinan Bingöl, ilişkilerde duygusal emeğin tek taraflı biçimde kadınların üzerine yıkılmasının kadınların psikolojisi ve ilişki üzerindeki etkileri hakkında bilgi verdi.
Erkeğin duygusal kabızlığı, zamanla tükenmişliğe yol açabiliyor!
‘Man-keeping’ yani ‘erkek dadılığı’ kavramının, bir kadının, partneri olan erkeğin olgunlaşmamış duygularının sorumluluğunu üstlenmesi ve iyileştirmeye çalışması olduğunu dile getiren Dr. Mert Sinan Bingöl, “Bir kadının, partneri olan erkeğin hem annesi, hem terapisti, hem kriz yöneticisi, hem sosyal sekreteri olmasıdır.” dedi.
Bu durumun ‘duygusal emekçi’ gibi isimlerle de anıldığını aktaran Dr. Bingöl, “Yapılan araştırmalara göre; sürekli erkeğin moralini, enerjisini, özgüvenini yüksek tutmaya çalışmak, kişisel ve duygusal gelişimini desteklemek, sürekli erkeğin duygularını analiz etmek, onun adına düşünmek, onun adına affetmek veya öfkelenmek, sosyalleşmesi ve arkadaş edinmesi yönünde teşvik etmek, akrabaları ve arkadaşlarıyla olan duygusal ilişkilerine aracılık etmek, aile ve iş sorunlarını çözmesine destek olmak ve benzeri tüm duygusal süreçler bir yerden sonra kadına büyük bir yük oluyor. Erkeğin bu duygusal kabızlığı, başlangıçta kadına, kontrol duygusu ve hakimiyet hissi verse de zamanla tükenmişlik, değersizlik ve cinsel isteksizlik gibi sonuçlar doğurabiliyor. Çünkü birisine ebeveynlik yaptığınızda, o kişiye karşı romantik veya cinsel çekim hissetmeniz giderek zorlaşır.” şeklinde konuştu.
Erkeklerin duygusal eksiklikleri, kadınların üzerine orantısız bir duygusal yük bindiriyor!
Erkeklerin, kadınlara kıyasla daha az duygusal paylaşımlar yaptığını ve daha az yakın ilişkiler kurduğunu hatırlatan Dr. Mert Sinan Bingöl, “Erkeklerin sosyal ağlarındaki bu duygusal eksiklikler, zamanla kadınların erkekler adına bu sorumlulukları üstlenmesine yol açıyor ve bu kadın aleyhine orantısız bir yük haline geliyor.” dedi.
Toplumsal cinsiyet kalıplarının etkisine de değinen Dr. Bingöl, “Sosyokültürel açıdan ‘aslan oğlum, erkek oğlum’ anlayışıyla yetiştirilmek ve ‘yuvayı dişi kuş yapar’ dayatması, erkeğin duygusal açıdan zayıf görülmemesine yol açar. Erkeklerin duygularını daha az ifade edecek şekilde yetiştirilmeleri ve duygusallığın daha çok kadınlara yüklenmesi gibi faktörler, kadınların duygusal açıdan daha fazla sorumluluk alma gereği hissetmesine neden olur.” açıklamasını yaptı.
Sorun, duygusal işçiliğin ‘tek taraflı’ olması!
‘Man-keeping’ sorununu aşmak için ilk olarak, kadınların kendisine ‘gerçekten bir ilişki mi arıyorum, yoksa bir çocuk mu büyütmek istiyorum?’ sorusunu sorması gerektiğini kaydeden Dr. Mert Sinan Bingöl, “Çünkü kadınlar bir ilişki yaşadığını zannederken, çoğu zaman kendilerini birine duygusal ebeveynlik yaparak büyütmeye çalışırken bulurlar.” dedi.
İlişkilerde doğal olarak duygusal emeğin harcanmasının beklendiğini vurgulayan Dr. Bingöl, sözlerini şöyle tamamladı:
“Ancak olağan şartlarda bu emeğe her iki tarafın da ortak olması beklenir. Eğer sadece bir taraf duygusal yükü üzerine alırsa, problem buradan kaynaklanır. Yani sorun, duygusal işçiliğin ‘tek taraflı’ olmasıdır. Bu nedenle sorunun çözümü açısından erkekler, duygusal sorumluklarını üzerlerine almalı. Çevresiyle daha derin bağlar kurarak, daha fazla sosyalleşerek, gerekirse terapiste giderek ilişkinin duygusal sorumluluklarını üstlenmeleri önemlidir.”
Canik Belediye Başkanı İbrahim Sandıkçı’nın ilçede hayata geçirdiği eğitim projeleri ve öğrencilere yönelik destekleri takdirleri toplarken, öğrencilerin taleplerini ve önerilerini dinlediği buluşma programları ise ilgiyle takip ediliyor. ‘Başkan Okulumda’ programıyla ilçedeki öğrencileri okullarında ziyaret eden Başkan İbrahim Sandıkçı, öğrencilerle hedefleri üzerine sohbet ederek onlardan eğitim çalışmalarına dair taleplerini ve önerilerini dinliyor. Öğrencilerin ve ailelerin talepleri doğrultusunda eğitim projelerine yön verdiklerini dile getiren Başkan İbrahim Sandıkçı, “Canik’imizde kaliteli ve nitelikli eğitim seferberliğimizi sürdürüyor, Eğitim Dostu Belediye ünvanımızla yeni projeleri hayata geçirmeye devam ediyoruz” dedi.
Eğitime Tam Destek
Ücretsiz eğitim programlarından burs desteğine kadar eğitime yönelik birçok örnek projeyi sürdürdüklerini ifade eden Başkan İbrahim Sandıkçı, “Eğitime yönelik uygulamaya aldığımız ve hayata geçireceğimiz her projemizi, öğrencilerimizin ve ailelerimizin talepleri doğrultusunda şekillendiriyoruz. Başkan Okulumda programımızla sevgili öğrencilerimizle ve kıymetli öğretmenlerimizle buluşmaya devam ediyoruz. Öğrencilerimizi okullarında ziyaret ettiğimiz programımız çerçevesinde, öğrencilerimizle hem hayalleri ve hedefleri üzerine muhabbet ediyor hem de onların taleplerini ve önerilerini dinliyoruz. Eğitime yönelik yeni destek programlarımızın ve projelerimizin hazırlık sürecini, öğrencilerimizin talepleri doğrultusunda gerçekleştiriyoruz. Burs desteği, sınav ücret desteği, çanta ve kırtasiye seti desteği ile öğrencilerimizin ve ailelerimizin eğitim harcamalarına katkılarda bulunurken, yapay zekâ, robotik kodlama, yazılım, siber güvenlik ve akademiye hazırlık gibi birçok alanda ücretsiz eğitim programlarımızla eğitim yolculuğunun her aşamasında öğrencilerimizin yanında olmayı sürdürüyoruz” şeklinde konuştu.
MDLBEAST Soundstorm festivali, 11–13 Aralık tarihleri arasında Riyad’da gerçekleşen 2025 edisyonuyla bir kez daha küresel müzik sahnesinin dikkatini Orta Doğu’ya çevirdi. Üç gün boyunca yüz binlerce müzikseveri ağırlayan festival, tamamen yeniden tasarlanan alanı, 14 sahnesi ve 250’den fazla uluslararası ve lokal sanatçısıyla bugüne kadarki en iddialı versiyonuna imza attı.
Orta Doğu’nun en büyük müzik festivali MDLBEAST Soundstorm, 11–13 Aralık tarihleri arasında Riyad’da gerçekleşen 2025 edisyonuyla müzik, moda ve yaşam tarzını bir araya getiren benzersiz bir deneyime imza attı. Yüz binlerce ziyaretçiyi ağırlayan festival, tamamen yeniden tasarlanan alanı, 14 sahnesi ve 250’yi aşkın sanatçısıyla Soundstorm’u adeta yaşayan bir şehre dönüştürdü.
Bu yıl Soundstorm, klasik bir festival alanının ötesine geçerek ziyaretçilerini tam anlamıyla yaşayan bir festival şehrine davet etti. “Eye of the Storm” olarak adlandırılan Downtown bölgesi merkez alınarak tasarlanan alan, müzik türlerine göre ayrılmış bölgeleriyle ziyaretçilere benzersiz ve kolay gezilebilir bir deneyim sundu.
Festival, Benson Boone, Post Malone ve Swedish House Mafia’nın Big Beast sahnesindeki görkemli performanslarıyla güçlü bir açılış yaptı. İkinci gün Pitbull, DJ Snake, Anyma ve Balqees’in sahne almasıyla tempo daha da yükselirken, final günü ise Soundstorm tarihine geçen anlara sahne oldu. Cardi B, Suudi Arabistan’daki ilk performansını Soundstorm sahnesinde gerçekleştirerek festivalin kapanışını unutulmaz bir şova dönüştürdü.
Yenilenen Big Beast ana sahnesi, sınırları zorlayan prodüksiyonuyla festivalin kalbi olmaya devam ederken; alan genelindeki 14 sahne, her biri kendine özgü kimlik ve müzik tarzlarıyla Soundstorm’un çok katmanlı yapısını gözler önüne serdi.
Batı Bölgesi, tünel formundaki dev kapalı sahnesi ve lazer şovlarıyla Calvin Harris, Armin van Buuren, Black Coffee ve Fisher performanslarına ev sahipliği yaparak elektronik müzik tutkunlarının buluşma noktası oldu.
Kuzey Bölgesi ise R&B ve hip-hop ritimleriyle Tyla, The Kid LAROI ve TUL8TE gibi isimlerle genç enerjiyi sahneye taşıdı. Öte yandan Doğu Bölgesi, Big Beast ve 6AG sahneleriyle hem global yıldızları hem de Ayed, Zena Emad ve Disco Misr gibi bölgenin yükselen yeteneklerini bir araya getirdi. Güney Bölgesi ise neon ışıklar altında daha atmosferik ve derin elektronik setlerle geceye farklı bir ritim kattı.
Soundstorm 2025, müziğin yanı sıra stil, görsel sanatlar ve sosyal deneyimleriyle de öne çıktı. Festival alanındaki sanat enstalasyonları, moda odaklı ziyaretçi stili ve sosyal paylaşım alanları, Soundstorm’u bölgenin en çok konuşulan lifestyle etkinliklerinden biri haline getirdi.
MDLBEAST Soundstorm 2025 ile Suudi’nin yükselen kültür-sanat sahnesini uluslararası ölçekte bir kez daha görünür kılarken, Orta Doğu’nun müzik ve yaşam tarzı trendlerini yeniden tanımlamaya devam etti.
Microsoft Türkiye, İnsan Kaynakları Departmanı’ndan Esra Gaon ve Candan Eser’in yeni rollerini duyurdu. 2021’den bu yana Güney Doğu Avrupa İK Direktörü olarak görev yapan Esra Gaon,EMEA Bölgesi Pazarlama, Strateji ve Operasyon Ekiplerinden Sorumlu İK Direktörü olarak atanırken; 2024’den bu yana Microsoft Türkiye İK Direktörü olarak görev yapan Candan Eser ise Güney Doğu Avrupa’dan Sorumlu İK Direktörü olarak yeni görevine başladı.
Koç Üniversitesi Psikoloji Bölümü mezunu olan Esra Gaon, insan kaynakları kariyerine Nicholson International’da İşe Alım Danışmanı olarak başladı. 2003 yılında Microsoft’a katılan Gaon, Orta Doğu, Afrika ve Güney Doğu Avrupa’nın yanı sıra global yapıda da görev alarak şirketin en geniş coğrafyalarından birinde çok yönlü liderlik sorumlulukları üstlendi. Son dört yıldır Güney Doğu Avrupa İnsan Kaynakları Direktörü olarak görev yapan Gaon, organizasyonel ve kültürel dönüşüm programlarına liderlik etti; liderlik gelişimi, yetenek yönetimi ve kapsayıcı kültür alanlarında Microsoft’un bölgesel çıtasını yükseltti. Female AI Talent Programı, Critical Talent Mentoring Programı, MyLibrary uygulaması ve Design Your Future Talks gibi yenilikçi projeleri hayata geçirerek sektör genelinde örnek gösterilen uygulamalara imza attı.
Aynı dönemde Microsoft, üç yıl üst üste “Türkiye’nin En İyi İşverenleri” listesinde birinci sıraya yerleşirken, Gaon da Forbes ve Fortune tarafından “En İyi İnsan Kaynakları Liderleri” arasında gösterildi. Esra Gaon, yeni görevinde Microsoft EMEA Bölgesi Pazarlama, Strateji ve Operasyon birimlerinden Sorumlu İnsan Kaynakları Direktörü olarak, bölgedeki tüm ülkelerde yetenek, liderlik ve organizasyonel tasarımı iş hedefleriyle bütünleştiren insan odaklı dönüşümlere liderlik edecek. Gaon Frontier AI ve veri içgörülerini kullanarak kültür, performans ve liderlik etkinliğini hızlandırmanın yanı sıra, yüksek etki yaratan, kapsayıcı ve iş birlikçi ekiplerin oluşmasını desteklemekten sorumlu olacak.
Microsoft Güney Doğu Avrupa Bölgesi’ne taze kan: Candan Eser
Boğaziçi Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunu olan ve aynı üniversitede İşletme Yüksek Lisansı’nı (MBA) tamamlayan Candan Eser, kariyerine Unilever İnsan Kaynakları departmanında “Geleceğin Liderleri Programı” kapsamında İnsan Kaynakları uzmanı olarak başladı. Unilever’de pazarlama, finans ve endüstriyel ilişkiler dahil olmak üzere farklı iş kollarında İnsan Kaynakları İş Ortağı, Ücretlendirme, Global Birleşme & Satın Alma ve Organizasyonel Dönüşüm Liderliği gibi kritik roller üstlenen Eser, farklı organizasyonlarda değişim yönetimi, yetenek yönetimi, sendikal ilişkiler ve çevik dönüşüm projelerine liderlik etti.
2021 yılında Türkiye & Orta Doğu Bölgesi Kıdemli İK Danışmanı olarak Microsoft bünyesine katılan Candan Eser, performans yönetimi, liderlik gelişimi, çeşitlilik & kapsayıcılık ve kültür dönüşümü gibi kritik alanlarda bölgesel etki yaratan çalışmalar yürüttü. EMEA Yönetici Gelişim Programı’nın stratejik mimarlarından biri olarak, beş bini aşkın Microsoft yöneticisinin yeni nesil liderlik yetkinlikleriyle buluşmasına öncülük ederek, bölge genelinde liderlik yetkinliklerinin sürdürülebilir şekilde güçlenmesine önemli katkı sağladı. Eser, yeni pozisyonunda Güney Doğu Avrupa Bölgesi’nde organizasyon stratejilerinin şekillendirilmesinden, liderlik gelişimi, yetenek yönetimi ve kültürel dönüşüm önceliklerinin hayata geçirilmesinden sorumlu olacak.
Türkiye’nin ilk ve öncü paketli ekmek markası UNO, büyüme ve kurumsal yapılanma yolculuğunda önemli bir üst düzey atamayı hayata geçirdi. Şirketin ticari stratejilerinin güçlendirilmesi ve sürdürülebilir büyümenin desteklenmesi hedefleri doğrultusunda, Can Aydın, Ticaret Genel Müdürü – Chief Commercial Officer (CCO) olarak atandı.
Can Aydın, yeni görevinde UNO’nun tüm ticari faaliyetlerinden sorumlu olacak; satış, müşteri yönetimi, iş geliştirme ve ticari operasyonların bütüncül yönetimini üstlenecek.
Can Aydın Kimdir?
Can Aydın, iş hayatına satış ve müşteri yönetimi alanlarında başladı. UNO bünyesinde uzun yıllar boyunca artan sorumluluklarla birçok kritik görev üstlenen Aydın; satış yönetimi, kilit müşteri yönetimi, iş geliştirme, ticari direktörlük ve iş geliştirme direktörlüğü gibi şirketin ticari yapılanmasında stratejik öneme sahip pozisyonlarda görev aldı.
Son dönemde şirketin yönetim süreçlerinde aktif rol alarak ticari operasyonların liderliğini üstlenen Can Aydın, yeni görevinde UNO’nun stratejik konumunu güçlendirmeyi, sürdürülebilir büyümeyi desteklemeyi ve ticari operasyonların verimliliğini artırmayı hedefliyor.
Can Aydın, lisans eğitimini Işık Üniversitesi Yönetim Bilgi Sistemleri bölümünde, yüksek lisans eğitimini ise Marmara Üniversitesi İşletme programında tamamladı. Aydın, profesyonel seviyede İngilizce biliyor.
02:00
News
